9 Aralık 2018 Pazar

Podcast Dünyasına Giriş

        

   Selam MİLLET,

   Ben Zeynep...

   Patron uzun süreden sonra ait olduğu yere geri döndü...

   Bugün sizinle 'PODCAST' hakkında konuşacağız :)

   Podcast, kelime olarak 'İpod' sözcüğündeki 'Pod' (Küçük Kapsül) ve 'Broadcast' (Yayın) sözcüklerinden meydana gelmiş. Günümüzdeki Podcast aslında bir çeşit radyo. Fakat illa canlı olmasına gerek yok. İstediğiniz zamanda, istediğiniz yerde, istediğiniz konuda Podcast dinleyebilirsiniz. 
  Tabiri caizse "Ses var, görüntü yok" şeklinde bir şey bu "Podcast" denilen günümüz radyosu.  

   Asıl meselemize gelelim artık. 
   Uzun zamandır abimden podcast kelimesini duyuyordum. Bazen boş zamanlarında, bazen dolu zamanlarında, yoldayken, yemek yerken kulağında kulaklık 10 ayrı podcasti deli gibi takip ediyordu ya da edemiyordu😅. Abimin "PODCAST Festivali"ne gitmesi ile işler değişti ve sonra eve gelince "Hadi bir Podcast çekelim." dedi, patladı gitti😁. (Çocuklar Duymasın izleyenler bilir) Aslında henüz bir Podcastimiz var sayılmaz ama yakında olacak inşallah. İlk deneme kaydımızı çekmiş bulunmaktayız. 
  Neyden bahsedeceksiniz diye soranlara "Aslında her şeyden"...  Olur olmadık her şeyden...
  Aslında çok kolay bu "Podcast" işi. Giy pijamanı, otur koltuğuna, rahat rahat, 2 saat konuş efenim. Ohh miis…
  
 Peki nereden dinleyebiliriz biz bu Podcastleri: 
 Apple Podcast, Spotify gibi uygulamalardan. Ayrıca bunun için özel uygulamalar var, internetten bakmak 2 dakikanızı alır😃

 Bakın bir de söylemedi demeyin, çok güzel podcastler var;  açın, dinleyin, öğrenin, öğretin...

  İşte bugün böyle konulara daldık sizlerle. Şu internet güzel şey vesselam...

  Bizim de bir podcastimiz olduğunda haberiniz olur, bir takibinizi alırız...
  Umarım güzel işler de yaparız. 
   

                    Başka güzel yazılarda görüşmek üzere✋

 



6 Temmuz 2018 Cuma

KERPE


             SELAM MİLLET✋
           BEN ZEYNEP...
       
          Bugün hep beraber farklı bir konu ele alacağız.
       Hazır tatil mevsimindeyken sizi büyük şehirlerin yoğunluğundan alıp küçük kaçamaklar yapmak üzere KERPE'ye götüreceğim...
     
        Önce Kerpe'yi biraz tanıyalım.
        Kerpe, Kocaeli'nin Kandıra ilçesine bağlı, Karadeniz kıyısında bir tatil beldesi. Karadeniz deyice hepimizin aklına hırçın dalgalı, açık bir deniz gelir. Fakat durum Kerpe'de farklı. Hırçın dalgalar burada sadece fırtınalı günlere mahsus. Çünkü Kerpe yüksek kayaların arasında kalmış bir koy. Nadir görülen fırtına haricinde balıklarla beraber yüzdüğünüz ışıl ışıl bir deniz, alabildiğince kum yüzmek için sizi bekliyor.
         O zaman Kerpe'yi az da olsa tanıdığımıza göre detaylara geçebiliriz.
         Artık bir yerden başlamak gerek. Biz de yollarından başlayalım.
         İzmit'ten Kandıra'ya doğru yola çıktığımızda yeşilliklerin ve köylerin arasından kıvrıla kıvrıla giden bir yol sizi bekliyor. Kandıra'ya vardıktan sonra ormanların arasından giden virajlı ve dar yollara misafir oluyoruz. Kerpe - Kefken ayrımını geçtikten sonra dar bir orman yolundan Kerpe'nin eşsiz deniz manzarasına tanıklık ediyoruz. O görüntü beni mest ediyor.
         Artık Kerpe'deyiz.
         Eğer Kerpe'ye yazın geldiyseniz serinlemek için deniz ideal. Ayrıca çocuklu aileyseniz veya iyi yüzme bilmiyorsanız deniz tam size göre. Çünkü metrelerce gitseniz bile boyunuzu aşmıyor. Bir artısı da plajının mavi bayraklı yani temiz olması... Ayrıca sadece kadınlara ait olan Kadınlar Plajı da var👩
         Serinlediğinize göre deniz manzarası eşliğinde yemek yemenin vakti geldi. Balık yemek de hiç fena olmaz yani😉
         Karnımızı doyurduk, ağırlık çöktü ama kartal kayalıklardan gün batımı izlemeyi kaçırmamak lazım. Çünkü kartal kayalıklarda gün batımı muhteşem izleniyor.

kerpe kartal kayalıklarda gün batımı ile ilgili görsel sonucu
KERPE KARTAL KAYALIKLAR
     
                                       YÜZDÜK YÜZDÜK KUYRUĞUNA GELDİK😂

          NOT: Kerpe hakkında bu kadar bilgiye nasıl sahip olduğumu sorarsanız; bebekliğimden beri bütün yazlarım Kerpe de geçiyor.

                                BAŞKA GÜZEL YAZILARDA GÖRÜŞMEK ÜZERE🙋
     
       


3 Mart 2018 Cumartesi

"Ayasofya'da Bir Gece" Kitap Yorumu

       Selam MİLLET, 

       Ben Zeynep...

         Bu yazımda sizlere okuduğum ve çok sevdiğim bir kitaptan bahsedeceğim.


          Size kısaca kitaptan bahsedeyim. Kitabımızın adı "AYASOFYA'DA BİR GECE".  Kitabın adından da anlayabileceğiniz gibi macera dolu bir kitap. Kitabımızın yazarı  Rana Demiriz. Genç bir yazar. Kitabında da bunu yansıtıyor. Genç Timaş yayınevinden çıkmış bu kitap insanı bir serüvene sürüklüyor. Sanki koli bandıyla elinizi kitaba bantlamışlar gibi kitabı elinizden bırakamıyorsunuz. Merak ediyorsunuz, merak ettikçe daha çok okuyasınız geliyor. Kitabı elinizden bıraktığınızda macera bitiyor sanıyorsunuz, üzülüyorsunuz😂. (En azından bende öyle bir etki bıraktı😁.) Kitap 191 sayfa olmasına rağmen 90 sayfa gibi geliyor. Yani akıcı bir  dille yazılmış.
         Kitabın konusuna geldiğimizde;
         Mihrimah adında üniversiteyi yeni bitirmiş ve AYASOFYA'DA çalışan bir kızımız var. Bir gün yine etrafı toplarken yere bir kağıt düşüyor. Fakat bu kağıt eski ve yıpranmış. Ne olduğunu anlayamayınca arkadaşı Mehmet'e soruyor. O da anlamayınca işler karışıyor ve işte macera burada başlıyor...
        Tabi ki bu artık bizim sırrımız😉
        Şışt, kimseye söylemeyin🙈🙉🙊

           SAĞLICAKLA KALIN, HOŞCAKALIN✋

       
    NOT: Burada yazdıklarım benim şahsi fikrimdir!
   
ayasofya da bir gece ile ilgili görsel sonucu
   


                               

9 Ocak 2018 Salı

Köpeğim Max


SELAM MİLLET,

BEN ZEYNEP...

Ben bu yazımda size köpeğim MAX'den bahsedeceğim...

Köpeğimin adı yukarıdan da anlaşıldığı gibi Max. 
Max kız bir köpek ve cinsi de boxer.
Max ailemize 30 günlükken geldi. Geldiğinde çok minikti, her şeyden korkuyor ve kaçıyordu. Ama sonra ben onu çok sevdim ve o da korkmayı bıraktı. O da eminim ki beni sevdi. Birbirimizle iyice kaynaştık, oyunlar oynadık, yaramazlıklar yaptık.

O her sabah 7 gibi beni havlayarak kaldırıyordu. Sonra oyunlar oynuyorduk. Yani anlıyacağınız biz artık iki iyi dost olmuştuk. Hatta beraber denize bile girdik😀 (bu olayların hepsi yazın olmuştu)
Okullar açılınca maalesef Maximden ayrıldım.(ama okullar kapanınca tekrar buluşacağım)

Kısacası Max mükemmel bir köpek ve insan gibi bir arkadaş. 
Aynı zamanda Max dışarıdan bakınca biraz korkunç görünse de içine girince sahibine sadık, oyuncu, zeki, korkusuz, kendinden emin, dost canlısı ve uysal bir köpek oluyor. O tam yüzüne kamyon çarpmış gibi duran, sarkık yanaklı, tatlı bir Max😊

Eğer bir gün köpek sahiplenecek olursanız boxer cinsine bakmayı unutmayın.
Tabi ki sokağa bırakmayacaksanız...

                        Başka güzel yazılarda görüşmek üzere...

                                    Sağlıcakla kalın, hoşça kalın✋


7 Ocak 2018 Pazar

Bu blog ne için kuruldu???

Selam MİLLET ,

Ben Zeynep...

İlk önce size kendimi tanıtmakla başlayacağım.

Adım bloğumun adından da anlaşıldığı gibi Zeynep. Ben 2006 yılında Kocaeli'de doğdum. İki ağabeyim var. Onlar da bana bu bloğu kurmamda yardımcı oldular. Ayrıca annem ile babam da.

Şimdi size sevdiğim şeylerden bahsedeyim.
Kitap  okumayı, okula gitmeyi severim. Ayrıca doğayı ve hayvanları da çok severim. Bir köpeğim ve bir kuşum var. Yazı yazmayı sever ve güzel yazarım. (Aslında sevdiğim çok şey var fakat aklıma gelmedi şimdi😊)

Peki niye bu bloğu kurdum ?
Aslında benim zaten bir bloğum vardı, gezdiğim yerleri yazıyordum fakat konusunun bana göre olmadığına karar verdim. Bu yüzden bu bloğu kurdum ve bu blogda da okuduğum kitaplardan , gezdiğim yerlerden, yaşadığım güzel olaylardan vb. şeylerden bahsedeceğim. İnşallah yazdıklarımı beğenirsiniz ve kocaman bir aile oluruz...

SAĞLICAKLA KALIN, HOŞCA KALIN✋